Önce Estetik Sonra Evlilik

Önce Estetik Sonra Evlilik


Tarih:23.07.2014 Okunma :5233

Her yıl çıkan yeni gelinlik modelleri, farklı şekillerde uygulanan diyetlerin yanı sıra artık gelinlerin yeni gözdesi evlenmeden önce yapılan estetik ameliyatlar, daha çekici ve sıra dışı olmayı seven tüm gelinler, bu heyecanın yanında kendilerini de yenileyerek kusursuz bir hayata merhaba demeye hazırlanıyorlar…



        Op. Dr. Coşkun Şanverdi, gelin adaylarının tercih ettiği ameliyat ve uygulamalar hakkında bilgi vererek bu yılın gelin estetiği hakkında açıklamalarda bulundu. Gelin Estetiğinde Zamanlama Çok Önemli Gelin estetiğinde zamanlamanın önemli olduğunu kaydeden Op. Dr. Coşkun Şanverdi, bazı yöntemlerde iyileşme süresinin biraz uzun olduğu göz önüne alınarak, burun ameliyatının düğünden minimum 1 ay kadar önce yapılması gerektiğini vurguladı.  
       
        Operasyon sonrası kişide morluk ve şişliğin çok az olduğunu ifade eden Op. Dr. Coşkun Şanverdi, burun ve yüz estetiği ameliyatları sonrasında uygulanmaya başlanan Hiloterapi yönteminin giderek klasik buz uygulamasının yerini almaya başladığını belirtiyor. Burun estetik ameliyatlarından sonra özellikle gözler çevresinde oluşan şişme ve morarmayı önlemek amacıyla klasik bir yöntem olarak 24-48 saat süre ile belirli aralıklarla yüze buz uygulanması yapılmakta, buzun gerekenden fazla soğuk olması ise hem hastaya rahatsızlık vermekte hem de dokulardaki lenf ve kan dolaşımını olumsuz etkileyerek iyileşmeyi geciktirmekteydi. Yakın zamanda geliştirilen Hiloterapi tekniği sayesinde artık hastalar buz uygulamasının olumsuz etkilerine maruz kalmadan şiş ve morluklar önemli ölçüde azaltılırken hastalara rahatsızlık verilmiyor.
        
         Op. Dr. Coşkun Şanverdi, gelin estetiğinde zamanlamanın önemine tekrar değinerek, yüz bölgesine uygulanacak operasyonlar için bayanların, ameliyat ve düğün töreni arasındaki zamanlamaya dikkat etmesi durumunda balayında herhangi bir sorunla karşılaşmayacaklarını ifade etti. Gelin Estetiğinde Trend Bölgeler Burun estetiği birinci sırada geliyor. Ameliyat ile estetik haricinde; burun ucuna botox enjeksiyonu ile burnu aşağıya çeken kasları aktif kişilerin burun ucunu kaldırmak mümkün olabiliyor. Botox tek başına kullanılabileceği gibi dolgu ile birlikte kullanılıp daha iyi sonuçlar almak mümkün olabilir. Burun sırtındaki çizgiler ve düzensizlikler için yine botox ve dolgu malzemeleri kullanılabilir. Fakat bu yöntemlerin sadece seçilmiş kişilerdeki kimi sorunlar için geçici çözüm olabileceği unutulmamalı, en sağlıklı ve kalıcı sonucun başarılı bir ameliyat ile sağlanabileceği unutulmamalıdır.

        Tecrübeli ellerde, bilimsel yaklaşımlarla hedeflenen şey sadece görsel olarak güzel bir burun yapmak değil, aynı zamanda mevcut olabilecek fizyolojik kimi sorunların (nefes alma sorunları, sinüzit gibi) aynı seansta düzeltilerek kişinin sağlığına kavuşup hayat kalitesinin arttırılmasıdır.

        Daha genç ve pürüzsüz bir cilt için Ultherapy En son teknoloji ile geliştirilen “Ultherapy” yöntemiyle şimdi neştersiz ve acısız güzelliğe dakikalarla sayılı sürede kavuşabilirsiniz. Amerikan FDA tarafından onaylı bu yeni teknoloji pek çok Hollywood yıldızının da gözdesi… “Ultherapy” Ultrasound teknolojisi ile cildin derinliklerine akustik enerji gönderilerek, cilde herhangi bir hasar vermeden cilt altının ısıtılması sayesinde ciltte sıkılaşma ve gerginlik sağlayan, kolajen üretimini arttıran bir yöntem. Op. Dr. Coşkun Şanverdi, Amerika’dan sonra Türkiye’de de büyük ilgi gören bu uygulama için; “Ultherapy” monitöründen cilt - cilt altı ve derin dokular izlenmekte, seçilen bölgelerde, ayarlanan derinliklere akustik (ses dalgaları) enerji gönderilmektedir. Bu enerji ile cilt altında düz bir hat üzerinde yaklaşık 1 mm aralıklarla küçük ısı hasarları oluşturulmaktadır.” şeklinde ifade ediyor. Neşter korkusu olmadan…

        Coşkun Şanverdi, yüz germe ameliyatına etkili bir alternatif olarak belirttiği Ultherapy uygulaması için ameliyat korkusu olanlar, krem ve terapilerle vakit kaybetmek istemeyenler için neştersiz ve iğnesiz de güzelleşmenin mümkün olduğunu belirtiyor. Kırışıkların yeni başladığı hafif olgular ile orta düzey sorunlarda etkinliği daha kuvvetli olduğunu belirten Şanverdi, “Cildi ileri derecede sarkmış ve kırışmış veya göz kapaklarında aşırı torbalanma oluşmuş özellikle çok ileri yaşlardaki kişilerde ameliyat ile aynı sonuç alınmasını beklemek doğru olmayabilir. Bu kişilerde yüzün ayrıntılı incelenmesi ve hasta beklentilerinin öğrenilmesi sonucu doğru yöntemi seçmek, Ultherapy ile ne kadar fayda sağlanabileceğini ya da ameliyatın hangi aşamada hangi bölgeye önerileceğini değerlendirmek daha sağlıklı olacaktır” diyor.








Back To Top